17 Şubat 2013 Pazar

15 Şubat

Dün Can'ımızı doktora götürdük. Herkes dişten dolayı böyledir dedi. Böyledirden kastım burun tıkanıklığı, öksürük, göğüste hırıltı, nefes almada güçlük. Bunun için şurup veriyordum ancak mantıksız geldi. Madem dişten dolayı böyle, o zaman şurup vermemin anlamı yok diye düşündüm ama içimden bir sesin aslında durumun daha ciddi olduğunu söylüyordu. Ve dün doktorumuza gittik. Kısa bir muayneden sonra göğsünün dolduğunu söyledi. Tamamen viral bir durummuş. Tahliller yapıldı ve evet viral. Akşama kadar doktor, tahlil, eczaneler dolanıp durduk.
Eve gelince hemen ev yapımı şurup kaynatıldı, ilaçlar hazırlandı, bebeğimizin yemeği hazırlandı vs..
Koltuğa oturduğumda saat onbire geliyordu. Gece üçe kadar başında bekledim ilaç etkilerini görmek için ve evet ev yapımı şurup ve ilaç işe yaradı. 5 gündür ilk defa aralıksız, hırıltısız mışıl mışıl uyuydu bebeğim..
Gelelim bugüne..
Saat dokuz buçukta güne başladım. Can'ın keyfi gayet yerindeydi ve epey oyun oynadık. Can'ımla oyun oynamayı çok özlemişim :) Doktoru hastalığı iyileşene kadar ek gıdayı kaldırdı. Tam geçiş aşamasında olduğu ve bilinçaltı ek  gıdayı hastalıkla eşleştirebileceği için iyileşene kadar anne sütü ve formül süte devam edeceğiz. Bizim Can'ın da itirazı yok hani :)
Tam biz öğle yemeğimizi yerken eşim çalan kapıya kalktı. Ama ne kalkmak.. Kulağındaki kristaller yine harekete geçmiş ve sağa sola yalpalayarak yürümeye çalışıyordu. Daha önce de yaşadığı için tabi o antremanlıydı duruma. Bense odanın kapısından karşıdan geçmeye çalışan eşime hayretle bakıyordum.Konuyla ilgili pek birşey bilmiyordum, sadece bildiğim baş dönmesi, denge kaybı, mide bulantısı olduğu. Ama bakımı hakkında en ufak bir bilgim yoktu. Can'ı uyuttuktan sonra yanına gidip durumuna baktım ki hiç iyi görünmüyordu.. Sonrasında eşimin erkek kardeşi gelip onu hastaneye götürdü. Kontroller, serum vs derken saatler sonra leyla bir şekilde eve gelip hemen yattı..
Akşamüstü nöroloğum aradı ve test sonucum karşısında şaşkına döndüğünü ve hemen acilen ameliyat olmam gerektiğini söyledi.. Hadi buradan yakın! Yaptırdığım antijen testinin maksimum değeri 0.3 gibi birşeydi. Doktor bu değer  1 çıktığında biz hastalarımıza mutlaka ameliyat diyoruz dedi. Bendeki sonuç ise 1 değil 2 değil 10 değil.. Tam 150. Evet kocaman bir 150 :)
Romatoloğum Murat Bey ben sende çıkan hiçbir değere şaşırmam diyerek durumu yumuşatmaya, paniğime engel olmaya çalıştı :) Ameliyattan kasıt şu: Vücutta Timus adı verilen bir bez var. Bebeklerde bu bez mikroplara karşı antikor üretmekle görevli. Ancak yaş büyüdükçe bu bez ufalıyor ve çok gerekmedikçe antikor üretmiyor. Ama bendeki durum bambaşka. Çekilen MR da herhangi bir büyüme veya kist çıkmamış olmasına rağmen sevgili Timus bezim çoşmuşcasına çalışıyor ve gereksiz yere antikor üretiyor. Bu fazladan üretilen antikorlar da vücutta mikrop bulamayınca deli danalar gibi ordan oraya gidiyor ve en sonunda sinir- kas hücrelerime saldırıyor :) Murat Bey'in dediğine göre Lupus'tan kaynaklı (yine fazla antikor salgılama durumu) zaten vücudumda fazla antikor var ve sanırım bu test sonucunu etkiledi. Tüm fazlalığı Timus bezine mal etti. Bakalım ay başında Çapa yolları taştan bana :)
Ayrıca bugün kuzenim Ilgın da safrakesesi ameliyatı oldu. Sabah bir de onun telaşındaydım. Yanında olmayı en azından ziyaretine gidebilmeyi çok isterdim ama ne mümkün. Tahminimce haftaya kalacak ziyaretimiz.. Ama çok şükür ki ameliyatı gayet iyi geçmiş ve herşey yolundaymış..

15 Şubat bana fazla geldi ne yalan söyleyeyim. Hani ayın 13 ü olsa ve de cuma olsa ancak bu kadar etkili geçerdi :)
Hakkımızda hayırlısı bakalım :)












Hiç yorum yok:

Yorum Gönder